Monday, January 7, 2008

çizik bardak

Geçen gece Kalyon'da arkadaşım viski söyledi.
Gelen viski eski Playboy viski reklamlarındaki gibi pırıl pırıl bir bardakta şeffaf buzlarla geldi. Getirdikleri bardaktan bende de var ama öyle parlamıyor. Eve gelince nedenini merak ettim. Eşime bulaşık makinesinde parlatıcı kullanıp kullanmadığımızı sordum. Üçü birarada tablet kullandığımızdan kullanmıyormuşuz. "O zaman kullanalım" dedim.
Sonra içerden bir bardak alıp ışığın altında inceleyince hayatımda ilk defa bardağın dış yüzeyinin halkavi ince çizgilerle kaplı olduğunu şaşkınlıkla gördüm. Ancak dikkatli bakınca görünen çizgiler sanki pırlanta yüzüklü birinin yüzüğünü cama değdirerek bardağı elinde çevirmesiyle oluşmuş gibiydi.
Öyle pırlanta yüzüklü çok tanıdığımız olmadığına göre çizgiler bulaşık sırasında oluşmuştu.
"Biz kaliteli deterjan mı kullanıyoruz?" diye sordum, öyleymiş.
Güzel bardaklarımı bulaşık makinesinde yıkamamaya karar verdim.

Gecikmiş miyim: Evet. Yeni bardaklar almam gerek.

6 comments:

CHROMA said...

Bora Bey, bildiğim kadarıyla perlatıcının amacı bardakları parlatmak değil, yıkama işleminden sonra suyun buharlaşması ve böylece kuruma süresini kısaltmak. Böylece su damlası lekesi de kalmıyor. Çizikler konusunda haklısınız. Özel bardakları, tabakları, fincanları makinede yıkamamak lazım. Deterjan ne kadar kaliteli olursa olsun %100 çözünmüyor ve tabak-bardak üzerine giden tazyikli suda ki kalıntılar yüzünden çizikler oluşuyor diye biliyorum.

SekerPembe said...
This comment has been removed by the author.
SekerPembe said...

Merhaba,

Aslında kaliteli bardak, çanağı makinede yıkamamak en iyisi de ben bir süredir sıvı bulaşık makinesi deterjanını keşfettiğimden bu yana, çiziksiz çıkartıyorum bulaşıklarımı makineden. Bundan evvel tıpkı eşiniz gibi üçü bir arada kullanıyordum da bulaşıklar, kedinin tırmık atmışı şeklinde çıkıyordu. Sıvı deterjandan memnunum, tavsiye ederim.

Sabah sabah ev kadınlığı yapasın tuttu; bir de çamaşır makinesinde de otomatik makine deterjanı yerine granüllü sabun kullanmaya başladım. Markasını vermeyeyim, reklama girmesin. Ama ülkemizin en bilindik markalarından biri olan, dini bütün bir amcanın "Hacı"sının ön ad olarak yer aldığı bu deterjan markasından sonra nedense çamaşırlar makineden daha bir yumuşak, daha bir hoş kokulu çıkıyor gibi geliyor bana. Ya da ben sadece annemin ben çocukken kullandığı merdaneli çamaşır makinesinin o köpük köpük günlerini hatırlayıp, kendimi daha iyi hissediyorum.

Sevgilerimle,
ShekerPembe

Çağlar said...

Sanırım bardakların çizilmesine aşırı kireçli suyun içindeki kirecin yüksek sıcaklıkta çökelip makinanın içinde oluşturulan santrifüj ile iyice bardağın cidarına yapışması ve çizilmesinden kaynaklanıyor. Kaliteli bardaklar adi bardaklara göre az ya da hiç çizilmiyor. Bu da bizim deneyimlerimizden.

endiseliperi said...

hah haaa:) valla yorumları çok sevdim, herkesin ne çok bilgisi varmış, çizik bardaklar hakkında. bizim bardaklar da çiziliyor ama aldırmıyorum. tasarımcı bir arkadaşım vardı; türkiye'de cam bardakların dışarıya oranla çok ama çok ucuz olduğunu, ama cam bardaklarımızı yine de çok sık değiştirmediğimizi söylemişti. elbette elbette satın almaktansa korumak gerekir. ben bir de çatlamış porselen fincanları çok severim, yenisinden daha çok. kırkından sonra böyle oluyor
işte:P

ssbb said...

Bardaklar özellikle cam bardaklar benim için annemden geçen bir takıntı, ev stoklanmış kolilerce bardak dolu ve iyi bardağı olmayan evlere giderken hediye kisvesi altında yanımızda götürüp iyi bardakla içiyoruz.
Yoksa çizik olsa ne olacak olmasa ne olacak dışına sızdırmasın da denebilir.
Fincanlarda çatlak ise ayrı bir statü:
Benim de 20 yıldan fazla kullandığım, her çatlağını tanıdığım bir Sümerbank fincanım var. Taşıdığı anılar yüzünden birkaç yıl önce kırılmasından korkarak emekliye ayırdım, el değmeyecek yere koydum.

 
Site Meter